Gezeravcı ve Atasever, Anadolu Ajansının (AA) 9'uncu kez global iletişim ortağı olduğu, Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı (T3 Vakfı) ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı yürütücülüğünde İzmir Çiğli Havaalanı'nda gerçekleştirilen dünyanın en büyük uzay, havacılık ve teknoloji festivali TEKNOFEST'te AA muhabirine değerlendirmede bulundu.
TEKNOFEST İzmir'de heyecanın yüksek olduğunu belirten Gezeravcı, "Uzaya çıkarak başlatacağımız yolculuğun asıl sahipleri minikler. Dolayısıyla gelecek nesillerin teminatı olan kardeşlerimizin gözlerindeki heyecanı görmek çok değerli." dedi.
Gökmen Uzay Havacılık Eğitim Merkezinin (GUHEM) ev sahipliğinde, Uzay Kaşifleri Derneğince kısa süre önce de Bursa'da Gezegen Kongresi'nin (Planetary Congress) 34'üncüsünün gerçekleştirildiğini dile getiren Gezeravcı, etkinliğin Cumhuriyet'in 100'üncü yılında ve uzaya çıkmayı planladıkları yeni yüz yılın başlangıcında yapılmasının anlamlı olduğunu söyledi.
Gezeravcı, kongrenin önemli faaliyetlere imza atmış astronot, kozmonot ve Çin'den bir taykonotun katılımıyla yapıldığını ifade ederek, henüz bu topluluğun üyesi olmamasına rağmen orada bulunmanın Türkiye açısından önemli bir faaliyet olduğunu kaydetti.
"Bayrağımızı yanımızda götüreceğiz"
Gezeravcı, uzay yolculuğu hazırlıklarına ilişkin de bilgi verdi.
Eğitim programlarının çok planlı ve hiçbir vakti boş geçirmeyecek şekilde düzenlendiğini vurgulayan Gezeravcı, şöyle konuştu:
"Bavulum hazır. Ait olduğum Yörük kültürüne ait temsili malzemeleri, ilk görev yaptığım F-16 filomun peçini ve minik yeğenimin fotoğrafını yanımda götüreceğim. Bizi uzaya taşıyan bayrağımız da bizimle birlikte geliyor. Sayın Cumhurbaşkanı'mız tarafından 29 Nisan 2023'te halka isimlerimizin duyurulduğu gün bize hediye edilen bayrağı yanımızda götüreceğiz, uzayda dalgalandırdıktan sonra getirip kendisine teslim edeceğiz."
"Uzayda hayatta kalmayı öğrenmek aylar süren bir süreç"
Tuva Cihangir Atasever de Bursa'daki kongrenin son derece keyifli olduğunu belirterek, "Orada 70'e yakın astronot, kozmonot ve taykonotla buluşmak, onların tecrübelerini dinlemek ve bizim heyecanımızı onların gözünde görmek çok güzeldi. O kadar destekleyicilerdi ki onların tecrübelerini dinlemek ve onlarla kişisel ve profesyonel bağlar kurmak hem bizim astronotluk kariyerimize hem de ülkemizin insanlı uzay misyonlarının geleceğine önemli katkılar sağlayabilecek verimli bir etkinlik oldu." ifadelerini kullandı.
TEKNOFEST'in ve Milli Teknoloji Hamlesi'nin kendisi için özel bir yerinin olduğunu vurgulayan Atasever, tekrar o jenerasyonun bir parçası olarak etkinlikte bulunmanın kendisine gurur verdiğini anlattı.
Atasever, NASA'nın son derece yetkin astronotlarıyla birlikte aldıkları son eğitimlere ilişkin de şunları kaydetti:
"Bir astronotun günlük yaşamında uğraşacağı bazı görevleri orada simüle ettik. Son derece keyifli ve öğreticiydi. Lunaparkta bulunmak gibi benim için orada bulunmak. Uzayda hayatta kalmayı öğrenmek aylar süren bir süreç. Farklı disiplinlerin bir araya gelerek medikalden istasyon alt sistemleri acil durumlarına müdahale etmeye kadar geniş bir yelpazeyi kapsayan eğitimler alıyoruz. Eğitimimizin sonuna geldiğimizde, fırlatmaya hazır sertifikasyonu aldığımızda uzayda nasıl yaşayacağımızı da umuyoruz ki öğrenmiş olacağız."
"Azerbaycan bayrağını da yanımda taşımak istiyorum"
Atasever, gelecek yılın ilk çeyreğinde gerçekleştirilmesi planlanan yörünge altı uçuşta yanında taşımayı planladığı en önemli simgelerden birinin Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından kendilerine teslim edilen Türk bayrağı olduğunu söyledi.
Aynı zamanda annesinin memleketi Azerbaycan'ın bayrağını da yanında götürmek istediğini vurgulayan Atasever, "İki devlet, tek millet olarak iki bayrak ve belki birkaç tane de aile fotoğrafıyla yukarı çıkıp çeşitli deneyler gerçekleştirip dönmek niyetindeyim. Bavulum hep hazır, 'Yarın gidiyorsun.' deseler çıkabilirim. Sıkıntı yok." dedi.
Kaynak: AA